Omurga Ağrınızın Ardında Ne Yatıyolabilir?
Merhaba sevgili hastalarım, ben Dr. Emre Geçer. Bugün sizlerle omurga ağrılarınızın ardında yatan olası bir nedeni, omurga tümörlerini konuşacağız. Biliyorum, omurga ağrısı oldukça yaygın bir şikayet ve çoğu zaman kaslarla ilgili basit bir rahatsızlıktan kaynaklanır. Ancak bazı durumlarda, özellikle de gece uykunuzu bölen, şiddetli ağrılar daha ciddi bir durumu işaret edebilir.
Düşünün, vücudunuz bir kale gibi. Omurganız bu kalenin sağlam duvarları, içindeki omuriliğiniz ise kalenin koruduğu değerli hazinesi. Omurgada oluşan bir tümör, bu sağlam duvarlarda bir çatlak gibi düşünün; bu çatlak, kalenin içine, yani omuriliğe baskı yapabilir.
Omurga tümörleri ikiye ayrılıyor: birincil (primer) ve ikincil (metastatik). Birincil tümörler, omurganın kendisinde başlar ve büyür. İkincil tümörler ise vücudun başka bir yerindeki kanserden omurgaya yayılır (metastaz yapar). Meme, akciğer, prostat, mide ve bağırsak kanserleri omurgaya sıklıkla metastaz yapan kanserler arasında yer alır.
Peki, omurga tümörünün belirtileri nelerdir? Bunlar, tümörün büyüklüğüne ve omuriliğe yaptığı baskıya bağlı olarak değişir. En yaygın belirtiler şunlardır:
* Boyun, sırt veya belde şiddetli ağrı (özellikle gece uykudan uyandıran)
* Kollara ve bacaklara vuran ağrı
* Kollarda ve bacaklarda uyuşma, karıncalanma veya yanma hissi
* Kas gücü kaybı, hatta felç
* İdrar veya büyük tuvaletini tutamama
Kötü huylu tümörlerde ağrılar daha inatçı olur ve kilo kaybı da görülebilir. Bazı iyi huylu tümörlerde ise skolyoz (omurganın eğriliği) görülebilir.
Bu belirtileri fark ederseniz, lütfen hemen bir doktora başvurun. Ağrınızın sadece bel fıtığı olduğunu düşünmeyin, çünkü bu belirtiler bel fıtığında da görülebilir ve yanlış teşhis tedaviyi geciktirebilir.
Doktorunuz, muayenenizin ardından manyetik rezonans (MR), bilgisayarlı tomografi (BT) ve röntgen gibi görüntüleme yöntemleriyle omurganızı detaylı bir şekilde inceleyerek sorunun kaynağını belirleyecektir. Şüpheli bir durum varsa, küçük bir doku örneği alarak (biyopsi) tümörün türünü ve yayılımını belirleyebiliriz. Ayrıca PET-CT gibi ek görüntüleme yöntemleri ve kan tahlilleri de teşhis sürecinde önemli rol oynar.
Tedavi, tümörün türüne, büyüklüğüne, konumuna, omuriliğe yaptığı baskıya, hastanın genel sağlık durumuna ve yaşına bağlı olarak planlanır. Birincil tümörlerde amaç tümörü tamamen çıkarmaktır. Metastatik tümörlerde ise amacımız ağrıyı kontrol altına almak, yaşam kalitenizi iyileştirmek, felç gibi riskleri azaltmak ve yaşam sürenizi uzatmaktır. Bu amaçla, omurga cerrahisi, radyoterapi, kemoterapi ve diğer tedavi yöntemleri kombine edilebilir. Modern teknolojiler sayesinde, bazı durumlarda kapalı ameliyatlar veya radyo cerrahi gibi minimal invaziv yöntemler uygulanabilir.
Unutmayın, erken teşhis ve doğru tedavi omurga tümörlerinde çok önemlidir. Kendinizi dinleyin, vücudunuzun size verdiği sinyalleri ciddiye alın ve herhangi bir şüpheniz olduğunda lütfen zaman kaybetmeden bir uzmana danışın. Sağlıklı günler dilerim.

İçeriklerden Haberdar Olun!
Yeni eklenen içeriklerin mail adresinize gelmesini ister misiniz?