Merhaba değerli hastalarım,

Depremin ardından yaşadığınız zorlu süreçte sağlığınızı korumak en büyük önceliğimiz. Maalesef büyük depremlerden sonra, vücudumuzun direncinin düşmesi nedeniyle bulaşıcı hastalıkların yayılma riski artıyor. Bu nedenle, birlikte bazı önemli önlemler alarak bu riski en aza indirelim. Düşünün, bağışıklık sistemimiz vücudumuzun güçlü bir kalesi gibi; deprem sonrasında bu kalenin savunması strese bağlı zayıflayacaktır, bu yüzden ekstra dikkat etmeliyiz.

Yaralanmalar sonrası ne yapmalıyız?

Öncelikle, açık yaralarınızı mutlaka temiz ve steril tutun. Küçük bir çizik bile enfeksiyon kapmamıza sebep olur. Özellikle derin veya kirli yaralar, gazlı kangren gibi ciddi enfeksiyonlara dönüşür, hatta uzuv kaybına bile neden olabilir! Eğer yetişkinseniz ve son 10 yıldır tetanoz aşısı olmadıysanız, lütfen hemen bir sağlık kuruluşuna başvurun. Vücudumuzun bu tehlikelere karşı savunmasını güçlendirmek için aşı çok önemli.

Çadır Kent gibi yaşam alanlarında Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Depremden sonra kurulan çadır kentlerde kalabalık ortamlar oluşuyor, bu da grip, COVID-19 ve RSV gibi virüslerin kolayca yayılmasına zemin hazırlıyor. Bu virüsler, tıpkı bir yangının kuru otlarda hızla yayılması gibi, kalabalık ve havasız ortamlarda çok hızlı çoğalıyor. Mümkün olduğunca maske takmayı, sosyal mesafeyi korumayı ve ellerinizi sık sık yıkamayı unutmayın. Çadırların sık sık havalandırılması da çok önemli. Çünkü taze hava, virüslerin yayılmasını engellemeye yardımcı oluyor.

Su ve Yiyecekleri Nasıl Tüketmeliyiz?

Deprem sonrasında hayvanların dışkısıyla kirlenmiş su ve yiyecekler, leptospiroz gibi ciddi bir bakteriyel enfeksiyon riskine neden olurlar.

Leptospiroz, ateş, titreme, kas ağrısı gibi belirtilerle başlar ve daha sonra böbrek ve karaciğer sorunlarına hatta menenjite kadar ilerleyen tablolardan sorumludur. Bu nedenle, suyunuzu mutlaka kaynatın, kapalı şişelerde satın alın ya da klorlayın. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisi, 1 litre suya 1 çay kaşığı %4’lük kokusuz çamaşır suyu ekleyip 30 dakika bekletmek. Sebzelerinizi ve meyvelerinizi de bu suyla iyice yıkayın.

Hasarlı kanalizasyon sistemleri, tifo, dizanteri ve kolera gibi ishal hastalıklarına neden olurlar. Bu hastalıklar, kirli su ve yiyeceklerle bulaşır ve tıpkı bir zincir reaksiyonu gibi yayılır. Bu nedenle, tuvaletlerin temiz ve hijyenik olması çok önemli.

Unutmayın, küçük önlemler büyük farklar yaratır. Bu bilgileri dikkate alarak sağlığınızı korumalısınız. Aynı zamanda bu zorlu süreçte daha güçlü olacaksınız. Herhangi bir belirti yaşarsanız, lütfen vakit kaybetmeden bir sağlık uzmanına başvurun. Sağlıkla kalın.